Başınızı sürekli çekiç gibi ağaçlara vurup durduğunuzu düşünebiliyor musunuz? Ağaçkakanlar, gagalarını dakikada 100-300 defa ağaç gövdelerine vurup delikler açıyor, buldukları böceklerle besleniyor, beyin sarsıntısı da geçirmiyor.
Kaliforniya Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Dr. Ivan Schwab, ağaçkakanların neden baş ağrısı çekmediğini açıklayan çalışmasıyla, önce düşündüren sonra da güldüren araştırmalara verilen lg Nobel ödülünü 2006’da aldı. Dr. Schwab, büyük bir ağaçkakan türü olan Dryocopus pileatus’un vuruşlarının günde 12 bin defayı bulabildiğini ve bunun insanın yaklaşık saatte 25 kilometre hızla yüzünü duvara toslaması gibi bir şey olduğunu söylüyor!
Mayıs 2014’te Mississippi Eyalet Üniversitesi’nden araştırmacıların, ağaçkakan gagasının darbe etkisini giderecek şekilde yapılandırıldığını keşfettikleri açıklandı. Araştırmacılar, J. R. Soc. Interface adlı dergide yayımladıkları makalelerinde, gagada üç ayrı yapısal düzen bulunduğundan ve bunların mikro/nano ölçekteki görünüşlerinden söz ediyor. Örneğin gaganın dış yüzeyini oluşturan, bir çeşit protein olan keratinden yapılmış levhaların kenarlarının zikzak dikişlere benzediğini, bu yapıların ağaçkakan başını ağaca vurduğunda sıkıştırıcı kuvvetin yönünü değiştirdiğini söylüyorlar.
Daha önceki yıllarda yapılan bilimsel çalışmalar da, ağaçkakanın kafasında, hayvanı darbe etkisinden koruyan çok sayıda yapısal özellik olduğunu gösterdi. Çin’de bulunan Beihang Üniversitesi’nden Prof. Fan Yubo ve meslektaşları, 2013 yılında Science China adlı akademik dergide yayımlanan makalelerinde, ağaçkakanın başının kompleks bir darbe sönümleme sistemi olduğunu, art arda vuruşlar esnasında beynini koruyanın yalnızca tek bir etken olmadığını belirtiyor.
Bilim insanları sözlerinin devamında, bazı kısımları nispeten süngerimsi olan kafatasından, beynin kafatası içindeki konumundan da bahsediyor. Ayrıca güçlü kasların ve yapılarında farklılıklar bulunan üst ve alt gaganın rolünden söz ediyorlar. Ağaçkakanın dil kemiğinin (hyoid kemiği) ikiye ayrılarak, kafatasının iki yanından arkaya doğru kıvrıldığını ve başın üstünde birleştiğini belirtiyor ve bu ilginç kemiğin işlevinin emniyet kemerininki gibi olduğunun düşünüldüğünü söylüyorlar. Bunun yanı sıra, kemikteki mikro/nano hiyerarşik kompozit yapıların kemiğe özgün direnç ve esneklik sağladığını da ifade ediyorlar.
Prof. Fan Yubo ve ekibi, ağaçkakanın başını koruyan mekanizmanın makine mühendisliği, malzeme bilimi ve elektronik mühendisliği alanlarında çalışan bilim insanlarının ilgisini çektiğini söylüyor. Ağaçkakan kafası darbe sönümleyicilere esin kaynağı oldu bile. Mesela birkaç yıl önce, Kaliforniya Üniversitesi’nden Sang Hee Yoon ve Sungmin Park, hayvanın bilgisayarlı tomografi taramasını analiz ederek uçakların kara kutularını koruyabilecek bir darbe sönümleme sistemi geliştirdi. Yaptıkları bu sistemi, içine bir mikro elektronik aygıt yerleştirdikten sonra kurşunun içine koydular ve havalı tabancayla alüminyum duvara ateş ettiler. Sistem, yerçekimi kuvvetinin atmış bin katına maruz kaldığında bile içindeki elektronik cihazı korudu!
Haber: Selcen Pirge / Fotoğraf: Dario Sanches
Atlas Haziran 2014 / Sayı 255