Atlas Okyanusu’nun kuzeyinde uzak ve ıssız bir takımada Faroe. Derin vadilerin, tekinsiz uçurumların ve etkileyici fiyortların şekillendirdiği dramatik coğrafyası, Danimarka’ya bağlı Faroe Adaları’nı kuzeyin en ilgi çekici yerlerinden biri yapıyor.
YAZI VE FOTOĞRAFLAR: MELİH DAŞGIN
Atlas Okyanusu’nun hırçın dalgaları üzerinde alçalma anonsu yapan pilotun bir an için suya ineceğini düşünüyorum. İskoçya’nın başkenti Edinburgh’dan havalandığımızdan bu yana aşağıda sudan başka bir şey görünmedi, ta ki uçak yere yaklaştığında pist aniden belirene kadar! Aylardan temmuz, uçaktan inmemizle soğuk rüzgâr yüzümüze çarpıyor. Ama bizim dışımızda kimsenin buna aldırış ettiği yok; Faroeli yolcular havaalanında birbirleriyle selamlaşmakla meşguller…
Atlas Okyanusu’nun kuzeyindeki Faroe Adaları, İzlanda ve Shetland Adaları’nın ortasında, Danimarka Krallığı’na bağlı özerk bir takımada. Soğuk geçen yaz, güçlü kuzey rüzgârları ve fırtınalar sebebiyle adalarda ağaç yetişemiyor ama her yan yemyeşil. Ilık Kuzey Atlantik Akıntısı da Faroe halkına yardım ediyor ve limanların buz tutmamasını sağlıyor. 17 adasında yerleşim bulunan Faroe’de yaklaşık 55 bin kişi yaşıyor. Adalarda ne kurbağa ne sürüngen ne de yerli kara memelileri doğal olarak bulunuyor; tavşanlar, sıçanlar ve fareler bile gemilerle ulaşmış buralara. Ama yine de takımadanın ismi kaynaklara ilk olarak 13’üncü yüzyılda Faereyiar, yani “Koyun Adaları” olarak girmiş. Çünkü insandan çok koyun yaşıyor bu adalarda, binlerce, onbinlerce koyun!
Dik dağların, derin vadilerin, dar uçurumların ve fiyortların şekillendirdiği bu volkanik dünya, son yıllarda kuzeyin en ilgi çekici coğrafyalarından birine dönüştü. Vágar Adası’ndaki havaalanından yola çıkıyor ve köprü ve tünellerle birbirine bağlanan adaları geçmeye başlıyoruz. Yol boyunca sis, Faroe’nin güzelliklerini yabancı gözlerden koruyan bir perde gibi seriliyor önümüze. Ama otostop çekerken arabamıza aldığımız bir Faroeli şunu diyor: “Havayı beğenmediniz mi? Beş dakika bekleyin!”
Vagar Adası’ndaki ev sahibimiz Johnhild, Faroe’de yaşayan çok sayıda Danimarkalıdan biri. Faroe Adaları, Danimarka’yla ekonomiden kültüre çok yakın bağlara sahip ve Danimarka meclisinde de iki koltuğu bulunuyor. Johnhild, Ólavsøka Festivali’ne denk gelişimizi de kutluyor. Ólavsøka, “Aziz Olaf’ın Uyanışı” anlamına geliyor ve adını 1030’da bir savaşta ölüp aziz ilan edilen Norveç Kralı Olaf Haraldsson’dan alıyor.
Kuzeyin tam kararmayan gecesinin ardından uzun bir gün bizi bekliyor. Dünyanın en küçük başkentlerinden Tórshavn’da sadece 23 bin kişi yaşıyor. Burada yaşam kolay gibi görünüyor göze; ne trafik yoğunluğu ne kalabalık ne gürültü… İzole Saksun köyünde sohbet ettiğimiz bir çiftçi, civarda sadece 14 kişinin yaşadığını söylüyor. Kendisi de otlaklara basanları uyarmak için burada…
Müdahale edilmemiş bir doğa, kendi kuralları olan bir coğrafya ve buna uyum sağlamış bir avuç insan. Faroe kendi başına bir dünya…
