İstanbul’da, Bathonea olarak adlandırılan antik kent kalıntılarının bulunduğu alanı da içeren bölgede, TOKİ tarafından inşa edilmesi planlanan konutlar arkeolojik dokuyu tehdit ediyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2013 yılındaki Bathonea kazı sonuçlarının ardından alanın bir örenyeri olarak düzenlenmesi yönünde çalışmalar başlatmıştı.
Bathonea Antikkenti / Hürriyet Arşivi
Yazı ve Fotoğraf: Serkan Ocak
ATLAS Mayıs 2014/SAYI:254
İstanbul Üniversitesi ise araziyi Cerrahpaşa ve İstanbul tıp fakülteleri binalarının yenilenmesi karşılığında TOKİ’ye devretti. TOKİ, geçtiğimiz haftalarda bölgede inşaat yapmak için İstanbul 1 No’lu Koruma Kurulu’na resmen başvurdu.
Kocaeli Üniversitesi’nden Yard. Doç. Dr. Şengül Aydıngün’ün 2006 yılında Küçükçekmece Gölü havzasında yaptığı yüzey araştırmaları ve ardından başlayan kazılar, Bathonea’nın önemini gözler önüne seriyor. Neolitik dönemden başlayan buluntular Osmanlı dönemine kadar uzanıyor.
Arkeologlar Derneği İstanbul Şubesi, konuyla ilgili yaptığı açıklamada Küçükçekmece Gölü’nün güney kıyılarındaki kazıların İstanbul’un geçmişine yeni boyutlar katabilecek önemli bir keşif olduğunun altını çiziyor. Açıklamada arkeolojik öneminden ve bir örenyeri olarak düzenlenmesi gerektiğinden hiçbir arkeolojik çevrenin şüphe duymadığı bu yerin şehir yaşamına kazandırılmasının İstanbul için büyük bir şans olduğu belirtiliyor.
İstanbul Üniversitesi’nin gelişmeler üzerine yaptığı açıklamada ise üniversitenin “1. derece arkeolojik sit alanında herhangi bir yapı inşa etmesi ya da ettirmesinin söz konusu olmadığı” belirtilirken, burası için hazırlanan proje ve koruma kurulunun vereceği karar merakla bekleniyor.
