Anasayfa KeşfetDoğa Coğrafya Türkiye’nin yaban arıları

Türkiye’nin yaban arıları

Harika Pelin Şengül

Arı deyince aklınıza sadece bal arısı ya da eşek arısı mı geliyor? Oysa dünyada bilinen arı türlerinin neredeyse yüzde 10’u, yani yaklaşık 2 bin tür Türkiye’de yaşıyor. Hepsinin huyu suyu ayrı. Arı Aşkına! oluşumu, Türkiye’nin az bilinen yaban arılarını Atlas için yazdı.

Üstteki fotoğraf: Mersin il sınırlarındaki Bekiralanı Yaylası’nda uzun antenli arılar (Apidae) bir dal üzerine dizilmiş. –  SERVET KUTSİ KARABIYIK

“Ankara’da pazar günü etkinliklerinin başında Eymir Gölü’ne gitmek gelir. Havanın ısınmaya başladığı güzel bir nisan günü göl kıyısında baharın tadını çıkarırken, ileride bir kargaşa çıktı. Ahşap banklara kocaman bir eşek arısının ‘saldırdığı’ söyleniyordu. Arılar durduk yere insanlara saldırmazdı. ‘Olay yeri’ne gittiğimde ortada ne bir eşek arısı, ne de bir saldırı vardı. Bir marangoz arı, ahşap piknik masasının oturak kısmına yuva deliği açmaya çalışıyordu. Hepsi buydu. Bu arı, yaban arıları arasında en büyük türlerdendi ve tıpkı bir marangoz gibi tahtayı oymada çok becerikli ve güçlüydü. Simsiyah vücudu, koyu renkli veya menekşe mavisi kanatları ve uçarken çıkardığı kuvvetli vızıltıyla onu bir başka arı türüyle karıştırmak mümkün değildi. Boş bir pet şişe kaptım ve delikten çıkan kocaman marangoz arıyı biraz önce feryat figan edenlerin şaşkın bakışları arasında kapattım, yaklaşık 50 metre ötede başka bir alana bırakıp döndüm…”

FOTOĞRAF: SERVET KUTSİ KARABIYIK

Bu yazının yazarlarından zoolog Dr. Fatih Dikmen’in anlattığı türden iri marangoz arıları ya da tombik tüylü bombuslar, ufak tefek madenci arılar, yanardöner ter arıları, şeritli arılar, yaprak kesiciler veya tarakçı arılar, yani çeşit çeşit tozlayıcı arı… Daha önce hiç fark etmediğiniz, belki varlıklarından bile haberdar olmadığınız bu yüzlerce, hatta binlerce farklı tür arı, güneş ışınlarının havayı yumuşattığı, bitkileri yeniden canlanmaya çağırdığı erken bahar aylarında bal arılarından daha erken uyanır, ilk çiçeklerin çoğalması için oradan oraya uçar. “Yerel arılar” ya da “yaban arıları” diye adlandırdığımız bu arılar, tozlaştırıcı özellikleriyle hem yabanın, hem de tarımın küçük ve çalışkan işçileridir.

Şimdi Türkiye haritasını gözünüzde canlandırın ve Ege kıyılarında Datça’dan başlayıp Toroslar boyunca yol alın. Sonra biraz kıvrılıp Kayseri’deki Kapuzbaşı Şelaleleri’ni ve oradan da Aladağlar’ı aşın. İç Anadolu’nun bozkır düzlükleri bittiğinde neredeyse bin farklı arı türüyle karşılaşmış olacaksınız. Türkiye’nin endemik çiçeklerinin en çok rastlandığı bu güzergâhta arıların da bu kadar çeşitli olması aslında şaşırtıcı değil. Ülkemizin arı ve bitki çeşitliliği birbirini destekliyor. O kadar ki, dünyada bilinen arı türlerinin neredeyse yüzde 10’u, yani yaklaşık 2 bin tür Türkiye’de bulunuyor. Üstelik bal arısı bu 2 bin türden sadece biri! Arıcılık faaliyetleri tüm dünyada yaygınlaşınca bal arısı, arıların tek temsilcisi olarak tanınmış. Günümüzde bal arısı “kısmen evcilleştirilmiş” bir tür. Geriye kalan binlerce tür ise işte şu bizim yaban arıları!

NASIL ARI OTELİ YAPABİLİRİZ?

FOTOĞRAF: YASEMİN GÜLER

Şehir hayatında arılarla ne sıklıkla karşılaşıyorsunuz? Mesela bu bahar aylarında eğer ballıbaba veya kara hindiba çiçeklerinin üzerinde arı görmüyorsak, şehirlerimizde arılarla ilgili bir sorun var demektir. Besin kaynağı çiçekler olmasına rağmen üzerlerinde arılara rastlanmaması, arıların çevrede yuva alanları bulamadıklarını gösterir. Çünkü arıların yaşamı için besin ve yuvalama alanı şart. Arıların şehirlerdeki yuvalanma alanlarını giderek tahrip olurken, bireysel çabalarla bunu bir ölçüde engellememiz mümkün. “Arı otelleri” veya “arı evleri” bunun için kullanışlı araçlar. Arı otelleri bambu kamışlar, kil bloklar, PVC borular, pipetler, kağıt rulolar veya ahşap bloklar gibi malzemelerden yapılıyor. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, tasarlanan evdeki deliklerin çap ve derinliği. Her bir deliğin en az 10 santimetre derinlikte olması gerekiyor, ayrıca çapları 0.5 ve 1 santimetre arasında değişik ebatlarda olmalı. Çünkü farklı soliter arı türleri farklı yuva deliği çaplarını tercih ediyor. Bunun yanında arı oteli, duvar veya ağaç gibi bir dayanağa yerden 1.5 metre yüksekte asılmalı, deliklerinin baktığı yön mümkünse güney veya güneybatı olmalı. Ayrıca asıldığı yerde öne hafifçe eğimli durmalı ve rüzgâr ve titreşimden çok etkilenmeyecek şekilde sabitlenmeli.

TAMAMI ATLAS’IN NİSAN 2023 SAYISINDA. ALMAK İÇİN TIKLAYIN

Benzer Yazılarımız

Yorum Yap