Anasayfa KeşfetArkeoloji Aktopraklık Arkeoloji Atölyeleri

Aktopraklık Arkeoloji Atölyeleri

Ayşegül Parlayan Özalp

Anadolu’nun farklı üniversitelerinden 35 öğrencinin katılımıyla düzenlenen Aktopraklık Arkeoloji Okulu’nda tarihöncesi teknolojiler, arkeometri ve arkeolojik belgeleme temaları işlendi.

Fotoğraf: Aktopraklık Höyük Kazı Arşivi

 

Arkeolojik yerlerin eğitim alanı olarak kullanılmasına örnek projelerden biri, Bursa Aktopraklık Höyüğü’nde gerçekleştirildi. Neolitik dönemde, İÖ 6400’lü yıllardan itibaren yerleşilen ve bin yıl boyunca kesintisiz olarak iskân edilen Aktopraklık Höyüğü’nde geç Roma dönemine ait büyük bir çiftlik yapısının da kalıntıları bulunuyor.

Kazı alanının bulunduğu bölgede tarihöncesinden günümüze farklı dönemlerin izlerini barındıran canlandırma köyler inşa edilmiş. Bunlardan biri, höyükteki ilk yerleşimi yansıtan, neolitik dönem dalörgü kulübelerden oluşuyor. Diğeri ise İÖ 6. bin yılın yerleşimlerinin kopyası birkaç kerpiç evden ve onu sınırlayan hendek ve avlu gibi birimlerden oluşuyor. Bir diğer canlandırmaysa, bölgenin köy mimarisini yansıtan ve Eskikızılelma köyünden getirilerek yeniden inşa edilen yapılar ile iki yüzyıllık geleneksel bir köy.

Tarihsel fonunu canlandırma köylerin oluşturduğu Aktopraklık Arkeoloji Atölyeleri’nde, tarihöncesi teknolojiler, arkeometri ve arkeolojik belgeleme üzerine çalışmalar yürütüldü. Türkiye’nin çeşitli üniversitelerindeki arkeoloji bölümlerinde okuyan 35 öğrenci ve yedi farklı üniversiteden uzmanın yönettiği atölyelerde gündüzleri deneysel çalışmalar, akşamları ise bunlara paralel seçilen konularda teorik sunulara yer verildi. Ayrıca katılımcıların gelecek ile ilgili plan ve kaygılarını ya da mesleki sorunları tartıştıkları forumlar gerçekleştirildi.

Atölyeler arasında yontmataş aletlerin üretimi, çanak çömlek yapımı, kalay ve tunç gibi alaşımlar yapılarak maden dökümü ve bitkisel boyalarla tekstil boyama gibi deneysel çalışmalar vardı. Teorik dersler etnobotanik, yontmataş teknolojileri, arkeozooloji, arkeometri ve mimarlık tarihi gibi konularda gerçekleştirilirken, yine arkeoloji öğrencilerinin sıkça ihtiyaç duyacağı arkeolojik buluntu çizimi ve fotoğrafçılık, kalıntıların rölevelerinin çıkarılması gibi faydalı olabilecek uygulamalara yer verildi. Ayrıca son yıllarda arkeolojide sıkça yararlanılan coğrafi bilgi sistemleri hakkında da bilgi verildi.

Arkeoloji atölyelerinde tarihöncesi eşyaların benzerlerini o zamanki teknikleri kullanarak üretmek ve onları kullanmak, kuşkusuz tarihöncesi insanı anlamaya olduğu kadar arkeolojik buluntuların yorumlanmasına da katkısı olan bir deneyim. Aktopraklık Arkeoloji Atölyeleri aynı zamanda çoğu kez insanların ilgisini çekecek görsel çekicilikten uzak tarihöncesi yerleşmelerin, eğitim aktivitelerinin yürütülebileceği yerler olarak da kullanabileceğine bir örnek.

Kültür ve Turizm Bakanlığı adına İstanbul Üniversitesi tarafından yürütülen çalışmalarda alanın bir arkeopark olarak düzenlenmesi, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin desteğiyle sürdürülüyor. Bu projeyle üniversite öğrencilerinin yanı sıra ilk ve orta öğretim öğrencilerine ya da öğretmen ve uzmanlara da eğitim amaçlı hizmet verilecek. Bir “arkeoloji okulu” olarak düşünülen alanda yakında yıl boyu eğitim programları düzenlemek mümkün
olacak.

 

Fotoğraf: Bursa Aktopraklık Höyüğü’nde tarihöncesinin farklı kesitlerini yansıtan iki köy canlandırması ile bölgenin geleneksel köy mimarisini yansıtan, Eskikızılelma köyünden getirilen yapılar bulunuyor. Dalörgü kulübeler İÖ 6400’lü yılları yansıtıyor.

Atlas Eylül 2015 / Sayı 270

Benzer Yazılarımız

Yorum Yap