Anasayfa Atlas Rotaları İstanbul’a 2 saat uzaklıkta saklı cennet… Dantel kayalıklar: Bağırganlı

İstanbul’a 2 saat uzaklıkta saklı cennet… Dantel kayalıklar: Bağırganlı

Meltem

Kandıra’ya bağlı Bağırganlı, Karadeniz kıyısında saklı bir cennet. Ormanlarıyla ve temiz sahilleriyle dikkat çeken bu küçük mahallenin en önemli özelliğiyse rüzgâr ve dalgaların binlerce yılda özgün şekiller verdiği kayalıklar.

Yazı ve Fotoğraflar: Serkan OCAK / Atlas Arşivinden / 2020

Hayatım boyunca belgesel izledim, yeni keşfedilen yerleri görmekten heyecan duydum. Bir gün benim de hiç kimsenin gitmediği yerlere gittiğimi hayal ettim. Bu keşif duygusuyla sık sık seyahat ettim, sadece üniversitede okurken dört yılda 27 ülke gezdim. Halen de gezmeye, kendi keşiflerimi yapmaya devam ediyorum. Üstelik bunun için çok da uzaklara gitmiyorum.

Bağırganlı, çevredeki diğer sahil yerleşimlerinin aksine sakinliğini korumuş, bu sayede de doğal dokusu bozulmamış.

Yeni rotalarımdan biri de İstanbul’a iki saat uzakta, Karadeniz’in kıyısında bir yer; Kocaeli’deki Bağırganlı mahallesi. Önce burayı ve bunun gibi daha nice yeri nasıl keşfettiğimden bahsedeyim. Canım ne zaman sıkılsa bilgisayarımdan ayrıntılı dünya haritaları açıyor, dünyanın en uzak noktalarını inceliyorum. Hayaller kuruyorum. Sonra gerçekçi olup gidebileceğim yerleri işaretliyorum. Özellikle de günübirlik gidebileceğim yakın ve güzel yerleri.

Karadeniz sahilini incelerken Bağırganlı’daki küçük bir koy dikkatimi çekti ve iki saat sonra oradaydım. Gördüğüm manzara beni çok şaşırttı. Benim için burası sanki yakındaki Phuket’ti. Daha sonra da Bağırganlı’ya defalarca gittim; yazın, baharda, kışın… Bağırganlı, Kocaeli’nin Kandıra ilçesine bağlı. Aslında Kerpe, Kefken, Cebeci gibi, özellikle yazın çok ziyaret edilen yerlerin yakınında, ama sanki unutulmuş bir yer. İyi ki de unutulmuş. Yapılaşma baskısı fazla yok.

Yer yer uzun kumsallar, yer yer görkemli kayalıkların uzandığı Bağırganlı sahilleri her mevsimde farklı güzellikler sergiliyor. Yöre, kampçılıktan dalışa birçok doğa etkinliği için seçenekler sunuyor.

Korunmuş saklı bir cennet. Köy özelliğini halen koruyor. Yazın hafta sonları dışında fazla kalabalığı da olmuyor. Her mevsimde şehrin yarattığı stresten kurtulmak için harika bir yer. Karadeniz kıyısında, ama yaz aylarında sakin zamanında yakalarsanız Akdeniz’i, Ege’yi aratmayan bir denizi var. Kış aylarında da sahildeki kayalıkları döven dalgaları izlemek bana huzur veriyor.

BAĞIRGANLI’NIN İLGİNÇ KAYA OLUŞUMLARI

Bölgenin kaya oluşumları çok özel. Binlerce yılda dalgaların aşındırdığı sahilde benzersiz bir doğal doku oluşmuş. Denizin bu kayalıkların içlerine girmesi, kayaların Karadeniz ortasında kendine özgü görünümü ziyaretçilere seyir keyfi sunuyor, dantel gibi işlenmiş kayaların manzarası insanı dinlendiriyor. İlk gidişimde Bağırganlı’nın sarı kumlu uzun sahilinin yanı başındaki Taflan Koyu’nda çadır kampı yaptık. Gece bir ara kafamdaki fenerle etrafı taradım. Deniz kenarında hızla yürüyen bir tilkinin parlayan gözlerini fark ettim. Uzun süre onun hareketlerini seyrettim. Eşine az rastlanır bir deneyim oldu bu benim için. Sonra İstanbul’da neredeyse hiç göremediğim Samanyolu’nu seyretmeye başladım.

Işık kirliliği olmadığı için akşamları yıldızlar tüm görkemiyle kendini gösteriyor ve bir gökyüzü şöleni başlıyor.

Gökyüzündeki milyonlarca yıldız elimi uzatsam tutacakmışım gibi görünüyordu. Gece o kadar net, yıldızlar o kadar parlak ve yakındı ki. Her yıldız kaydığında farklı bir hayale daldım. Çoğunu küçüklüğümde öğrendiğim hikâyeler geldi aklıma. Küçük Ayı ve Büyük Ayı’yı bulmaya çalıştım. Fincan şekilleri rahatlıkla seçiliyordu; ardından Kutup Yıldızı’nı da bulmak uzun sürmedi. Gecenin ilerleyen saatlerinde nihayet çadırlara girdik. Şu sıralar hava soğuk. Gerekli ekipman yoksa kamp yapmak pek akıllıca olmaz. Onun yerine günübirlik gitmek daha uygun. Köy meydanında küçük bir kahvehane bulunuyor, sobası her zaman yanıyor. Bakkaldan alacağınız zeytin peynir ve simitle gerçek köy kahvaltısını burada yapabilirsiniz. Sonra kendinizi deniz kenarına atın. Karadeniz rüzgârlıdır, mutlaka sıkı giyinin. Manzaraya doyduktan sonra denize arkanızı dönün ve ormanlık alana dalın. Burada öyle önceden çıkarılmış yürüyüş parkurları yok; kendi kısa rotanızı çıkarın, keşfe devam edin.

BAĞIRGANLI’YA NASIL GİDİLİR?

Bağırganlı’ya İstanbul’dan iki, Ankara’dan yaklaşık dört saate arabayla ulaşabilirsiniz. İstanbul’dan giderken duble yol Şile’den sonra bitiyor, Ağva’ya orman yollarından geçerek ulaşılıyor. Bölgede birbirinden güzel köyler gördüm. İçlerinde en çok beğendiğim İmrenli oldu. Yolun tadını çıkara çıkara, orman manzarasını seyrede seyrede gittim. İki saat sonra Kandıra’ya vardım. Ankara’dani se mesafe yaklaşık 360 kilometre. İstanbul otobanından Kocaeli’nden ayrılıp Kandıra’ya doğru gitmek gerekiyor. Kandıra’dan geçerken meşhur yoğurdundan almayı unutmayın.

Atlas Şubat 2020

Benzer Yazılarımız

Yorum Yap