Sapanca Gölü’ne, 1972 yılında NATO’ya ait bir keşif uçağı düşmüştü. Bir sualtı ekibi, enkazı görüntülemek için gölün soğuk sularına dalış gerçekleştirdi.
Mahmut Pir, yaklaşık 40 yıldır Sapanca’da yaşıyor. Her noktasına daldığı Sapanca Gölü’nü avucunun içi gibi biliyor. İç sularda balık avı yasaklanmadan önce zıpkınla avcılık da yapıyordu. Emeklilik hayatı süren Pir, Eylül 2013’te kano ile antrenman yapan yeğeninin küreğini aramak için Sapanca’ya daldı. Gölün bulanık sularında uçak enkazı keşfetti.
Pir, enkazı gördükten sonra Değirmendere Sualtı Topluluğu (DESSAT) Başkanı Murat Kulakaç’a durumu anlattı. Yaklaşık bir ay sonra da bir ekip uçağı aramaya başladı. Enkaz 500-600 metrekarelik bir alana yayılmıştı. Kulakaç ve ekibi birkaç saatlik aramanın ardından uçağın en önemli parçası olan, numarasının yazdığı kuyruk bölümüne ulaştı. Numaradan bazı bilgiler elde ettiklerini anlatan Kulakaç, şunları anlattı:
“Uçak ABD yapımı, 1963’te NATO adına Hollanda’ya verilmiş. Türkiye de NATO’dan o dönem bir keşif uçağı talep etmiş. Özellikle boğazlardan gelip geçen gemiler hakkında bilgi toplanması amaçlanmış. Uçak Hollanda numarasıyla Eskişehir’deki üsse verilmiş. Türkiye hudutlarında kullanılıyor. O zaman en gelişmiş foto keşif (casus uçağı) olarak biliniyor. Ama 1972’de düşmüş. Hatta bazı köylüler düşerken yanında iki uçak daha bulunduğunu söylüyor. Rivayete göre, o uçaklar düşürmüş. Ancak resmi kayıtlarda bir bilgi yok.”
Kulakaç, NATO’nun kayıtlarından uçağın Sapanca’da düştüğünü ve pilotun öldüğünü öğrenmiş. Ancak Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) kayıtlarında böyle bir bilgiye ulaşamamış. Kulakaç, uçağın düştüğü belirtilen tarihteki gazeteleri de taramış. Pilotun cenazesi ile ilgili gazete kupürlerini bulmuş. Fakat uçakla ilgili en ufak bilgiye rastlamamış. Kulakaç, sonrasını şöyle aktarıyor: “Suya indiğimizde önce planör sandık. Ancak kuyruktaki numarasını görünce araştırmaya başladık. Bu bilgilere ulaştık. Numaranın dışında Türk bayrağı yoktu. Uçaktaki kameralar ve cihazlar sökülmüştü.”
Bu gizemli uçağı görüntülemek üzere Mahmut Pir, DESSAT’tan Murat Kulakaç, Dünya Serbest Dalış Şampiyonu Şahika Ercümen ve sualtı görüntüleme uzmanı Tahsin Ceylan’la birlikte keşif uçağını bulmak için daldık. Mahmut Pir’in öncülüğünde kısa sürede uçağın en önemli parçası olan kuyruğunu bulduk. Üzerindeki numara halen çok net görünüyor. Tatlı su olduğu için uçak fazla korozyona uğramamış. Dalış yaptığımız esnada su sıcaklığı 10 derecenin altındaydı. Görüş mesafesi ise yaklaşık 1 metre civarındaydı. Sapanca Gölü uzmanı Pir’e göre, yağmur yağdığı için görüş mesafesi iyece düşmüştü. Ancak normalde de Sapanca Gölü, denizle kıyaslanmayacak kadar düşük bir görüş mesafesine sahip. Batığın keşfedildiği dönemde su derinliği sekiz metreydi. Ancak biz dalış yaptığımız zaman kuraklığın ve aşırı su kullanımının etkisiyle su seviyesi altı metreye kadar düşmüştü. Kuraklıkla birlikte göl için başka bir tehlikenin başladığını gördük. Suyun azalmasıyla oksijeni yutan bitkiler artmıştı.
Bölgenin önemli içme suyu kaynağı olan, doğal güzellikleriyle dikkat çeken ve gizemler barındıran Sapanca Gölü, kuraklığın neden olduğu tehlikeler de barındırıyor.
Haber: Serkan Ocak / Fotoğraf: Tahsin Ceylan
Atlas Haziran 2014 / Sayı 255