Anasayfa KeşfetBilim GPS SİSTEMLERİ: YOLUNU UZAYA SOR!

GPS SİSTEMLERİ: YOLUNU UZAYA SOR!

Harika Pelin Şengül

En son ne zaman yolunuzu kaybettiğinizde doğru yolu birine sorma ihtiyacı hissettiniz? Bugün neredeyse her gün, farkında olsak da, olmasak da uzaydan faydalanıyoruz. Günümüz insanının hayatının direkt ortasına giren GPS uydularından bahsediyorum.

DR . UMUT YILDIZ NASA / JPL – CALTECH

Üstteki fotoğraf: Günümüzde sayıları 31’i bulan GPS uyduları, sürekli Dünya çevresinde dolanıyor.  – NASA

Kısaca “GPS” dediğimiz Küresel Konumlama Sistemi (Global Positioning System) neredeyse hayatımızın her yerinde. Akıllı telefonlarımızdaki harita uygulamalarıyla gideceğimiz yeri buluyor, konum bilgimize göre yemeğimizi ve bize uygun reklamları gönderiyor. Öyle hale geldik ki, telefonumuzdaki haritalar olmasa evimizin yolunu bile bulamayacağız. Şimdi “ben aslında trafik kontrolü yapmak için harita açıyorum, elbette evimin yolunu bulurum” diyenler olacaktır. Tabii tabii…

GPS uyduları, ABD Savunma Bakanlığı tarafından Amerikan askerlerinin konumlarını doğru tespit etmek ve taktik üstünlüğü sağlamak için uzaya gönderilmişti. Uyduların sahibi hâlâ ABD Savunma Bakanlığı ve canları istediği an fişi çekebilirler. Peki, ne oldu da askeri bir projenin ürününü, örneğin Türkiye gibi bu proje için beş kuruş para harcamamış bir ülke olarak bugün ücretsiz kullanabiliyoruz?

Elbette ilk etapta böyle bir düşünce yoktu… GPS uydularının ilki olan Navstar 1, 22 Şubat 1978’de uzaya gönderildi. Sonrasında her birkaç ay/yılda bir uydu daha gönderilerek takım genişletildi. Tam kapsama alanına ise 24’üncü uydunun fırlatıldığı 17 Temmuz 1995’te ulaşıldı. Bu 24 uydunun Dünya çevresinde sürekli dolanıyor olması, her an en az dört uydunun sizin bulunduğunuz konumun üstünde olmasını sağlıyordu. Bugün itibariyle GPS uydularının sayısı 31’e ulaştı. Bu sistem Amerikan askerleri için geliştirilmiş olsa da 1 Eylül 1983’te Sovyetler Birliği’ne ait uçaktan atılan bir füze, rotasından çıkıp Sovyet hava sahasına giren Kore Havayolları’na ait bir yolcu uçağını Sakhalin Adası yakınlarında vurup 269 kişinin ölümüne yol açınca, zamanın ABD Başkanı Ronald Reagan, 16 Ekim günü GPS sistemini bütün dünyanın kullanımına ücretsiz açtı. Ancak GPS’in bu ilk zamanlarında, ABD sistemin kendilerine karşı kullanılabileceği endişesiyle zaman sayacına sürekli hata üreten bir yazılım ekleyerek hassasiyetini bozmuş ve 100 metre çözünürlüğe düşürmüştü. Dolayısıyla o günlerde iki versiyon çalışıyordu: Halka açık olan Standart Konumlandırma Servisi (Standard Positioning System-SPS) ve ABD askerlerinin kullandığı daha hassas olan Hassas Nokta Konumlama (Precise Positioning System-PPS). Evimizin yolunu ezberlemek zorunda olduğumuz zor zamanlar…

İlerleyen dönemde, ABD’de ekonominin çok daha iyi olduğu söylenen Bill Clinton döneminde, 1 Mayıs 2000 günü Clinton’ın emriyle bu hata ortadan kaldırıldı ve bugünlere gelen yol açıldı. Halkın erişimine de açılan hassasiyet 5 metreye kadar düşmüştü. O zamandan beri kullanılan L1 bant teknolojisi iyi olsa da binaların içinde ve ağaçlardan vs. etkilenebiliyor. 2018’de GPS alıcılarında yapılan bir gelişme olan ve daha çok yeni telefonlarda bulunan L5 bant (precision dual-frequency GPS) teknolojisi ile 30 santimetreye kadar hassasiyete ulaşılabiliyor. Tabii premium ücreti öderseniz, kibrit kutusunun içindeki kibritlerin yerlerini bile tek tek çıkartabilirsiniz.

TAMAMI ATLAS’IN NİSAN 2023 SAYISINDA. ALMAK İÇİN TIKLAYIN

6 Eylül 1983’te Seul’de, Sovyet ordusunun Korean Airlines uçağını düşürmesi protesto ediliyor. Protestocu, “Annemi Sovyetler öldürdü” yazılı bir pankart taşıyor. ABD’nin GPS sistemini dünyaya açmasında bu olay etkili olmuştu. – KAKU KURITA / GAMMA-RAPHO / GETTY IMAGES

Benzer Yazılarımız

Yorum Yap